Anayasa tartışmaları sürerken…

Ülkemizde ve dünyada bombaların patlatıldığı, katliamların yaşandığı bir süreçte dergimizin ikinci sayısını hazırladık. 28 Haziran günü İstanbul Atatürk Havalimanı’ndaki saldırıda onlarca insanımızı kaybettik. Yüzlerce yaralımız var. 3 Temmuz’da Bağdat’ta gerçekleştirilen bombalı saldırıda ölenlerin sayısı ise 250’yi geçti. Hukuk Defterleri olarak bu terör saldırılarını lanetliyoruz.

***

İlk sayımıza ilişkin aldığımız olumlu tepkilerin her biri bizim için ayrı ayrı motivasyon kaynağı. Bir kez de buradan tek tek teşekkür etmek isteriz. İlk sayımızın her yaş ve meslekten gördüğü ilgi, yalnızca hukukçuların değil, dünyayı ve memleketi hukukun tersyüzünden takip etmek isteyen herkesin dergisi olacağımızı bizlere gösterdi. Bir kez daha anladık ki Hukuk Defterleri tarif ettiğimiz boşluğu dolduracak.

Bunun yanında eksiklerimizin farkındayız. Bu sayıda da tümünü çözebilmiş değiliz. Eleştirilerinizin ve önerilerinizin bizim için çok önemli olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz.

Hukuk Defterleri’nin dağıtım ağı şu anda çok kısıtlı. Bunu zaten fark etmişsinizdir. Buna dair de yapacaklarımız var ve açıkçası, her bir okurumuzun aynı zamanda dergimizin temsilcisi olabileceğini de düşünüyoruz.

***

Şimdi ikinci sayımız ile karşınızdayız.

Bu sayımızın dosya konusu “Anayasa Tartışmaları”. Yazarlarımız uzunca süredir ülke gündeminin baş sıralarında olan konuyu farklı açılardan ele aldılar. Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu yazısında anayasa yapma yetkisini işlerken, Fatih Yaşlı “anayasa tezlerini” yazdı. Bilgütay Hakkı Durna ise yazısında tartışılan anayasanın kimin olduğunu sorguluyor. Yazılar bir bütün olarak hem anayasa tartışmalarının, hem de yeni bir anayasa yapmanın meşruiyetini tartışmaya açıyor. Tahmin edeceğiniz gibi, bu konu bu sayıyla sınırlı kalmayacak. Hukuk Defterleri önümüzdeki sayılarda anayasa ve başkanlık konusunu tartışmaya devam edecek.

Bu sayımızın hazırlık aşamasında, “Danıştay Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” Meclis’te kabul edildi. YARSAV Başkanı Murat Arslan’ın bu değişiklik ile ilgili titizlikle hazırladığı kapsamlı çalışması da bu sayımızda yer alıyor. Arslan’ın çalışması aynı zamanda, söz konusu Kanun’un Anayasaya aykırılığına ilişkin Anayasa Mahkemesi’ne yapılacak başvurular açısından da önemli bir kaynak.

Dergimizin sabit bölümlerine bu sayıda yeni bir tane daha eklendi. Hukuk Felsefesi sayfamızın ilk yazarı olan Yrd. Doç. Dr. Gökçe Çataloluk’un çalışması “Marksizm ve Hukuk Kuramı Üzerine Kısa Bir Değerlendirme” başlığını taşıyor.

Bunların yanında birçok dostumuz her biri ayrı değer ve öneme sahip yazılarıyla ikinci sayımıza katkı koydular.

Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, Cumhurbaşkanı ile çay toplayan yüksek yargı başkanlarının olduğu bir dönemde yargının bağımsızlığını yazdı. Yargıçlar Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Nuh Hüseyin Köse bölge adliye mahkemelerini; sendikanın diğer bir Yönetim Kurulu üyesi Tamer Akgökçe sulh ceza hakimliklerini tartışmaya açtı.

Bilgütay Hakkı Durna, diğer bir yazısında dokunulmazlıkların kaldırılmasının Meclis’te kabul edilmesinin ne anlama geldiğini ele alıyor. Afşin Burak Umar Alman Parlamentosu’nun Ermeni Soykırımını tanıması üzerinden konuya dair yapılan tartışmalara ilişkin bir değerlendirmeyi kaleme aldı. Doç. Dr. Gökhan Günaydın ise, laiklik konusunda ilk sayımızda başladığı tartışmaya bu sayıda devam ediyor. Necdet Okcan, iş yargılamasında önemli değişikliklere yol açabilecek olan İş Mahkemeleri Kanunu Tasarı Taslağı’nı değerlendirdi.

Hukuk ve Sanat sayfasında Selin Aksoy , yargının iktidarın bir aracı haline gelmesini ele alan Aristofanes’in Eşekarıları oyununu inceledi. Portre köşemizde ise Evrim Şenöz, hukuk ve sosyalizm mücadelesini hiç ara vermeden sürdüren, birçoğumuzun güleryüzlü “Alp abisi” Av. Alp Selek’i anlattı.

Öğrenci dostlarımız Berkay Çelen, Burak Çınar ve İlkay Güven de yazılarıyla Öğrenci Gözünden sayfasını hazırladılar.

***

Üçüncü sayımızın dosya konusunu “hukuk alanında birlikte mücadele” olarak belirledik. Üçüncü sayımıza katkı sunmak isteyen okurlarımızın bizimle irtibata geçebileceğini tekrar hatırlatmak isteriz.

Önümüzdeki sayımızda buluşmak üzere…
Yayın Kurulu

print