Giriş
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), son dönemde dünyanın geri kalanı gibi Covid-19 salgınının hem sağlık, hem ekonomik, hem de hukuki yönleriyle mücadele etmektedir. Adada çıkan orman yangınları da gündemi hayli meşgul etmiştir. Benzer sorunlar hiç kuşkusuz adanın güneyini ve Kıbrıslı Rumları da etkilemiştir.
Tahmin edilebileceği gibi, Kıbrıs’taki fiili bölünmüşlük durumu, yaşanabilecek bütün sorunları daha da karmaşık bir hale getirmektedir. Böyle bir ortamda, Kıbrıslı Türkleri yöneten siyasi kişiler anılan sorunlara ilişkin olarak birçok girişimde bulunmuş, ancak bunlar koordinasyonsuzluk ve birbiriyle çelişen açıklamalar nedeniyle, adanın kuzeyinde çok başlılığın olduğuna dair bir imaj çizmiştir. Bu doğrultuda ise, KKTC’de hükümet sistemi olarak başkanlık sistemine geçilmesi tartışmaları da yeniden alevlenmiştir.
Bu çalışmada önce KKTC’yi (ve aslında adanın bütününü) meşgul eden güncel sorunlar ele alınacak, ardından da Kıbrıslı Türklerin dış ilişkilerini sürdürme uygulamaları uluslararası hukuk, başkanlık sistemine geçiş tartışması ise anayasa hukuku açılarından ele alınarak, konu bütünsel bir şekilde değerlendirilmeye çalışılacaktır.
***
Yazının devamını Hukuk Defterleri’nin 26-27. sayısında okuyabilirsiniz.