21. Yüzyıl Cadı Avları

“Cadı” kelimesi Farsça kökenli olup, “kadın büyücülere verilen ad” olarak dilimize girmiştir. İngilizce’de “witch” kelimesinin karşılığı olarak kullanılmış hatta tarih boyunca pek çok dilde farklı isimler alarak “büyü yapan, kötücül etkiler yaratan kadın” anlamını korumuş. Üstelik “cadı” kelimesinin yalnızca bir dönem değil, her yüzyılda fonetik olarak biçim değiştirse de esasen aynı kavramı yani “kötücül olan kişi”yi nitelemek için kullanılmaya devam ettiğini görebiliriz.

Bilinen en eski kaynakların İran, Mezopotamya ve Kelt mitleri olduğu düşünülürse cadılığın tarihi oldukça köklü. Buna rağmen çoğu öğreti cadı kavramını Avrupa Tarihi’nin 16-18. yüzyıllar arasında, yaklaşık 350 yıllık bir dönemine yayılan “cadı avı” süreci başlığı altında incelemiş, haliyle yazılan eserlerin ve yapılan incelemelerin çoğu da bu döneme ilişkin olmuştur. İçinde Afrika, Hindistan, Orta Doğu ve hatta Amerika’da bilinen eski uygarlıklar dahi bulunmak üzere dünyanın dört bir yanında cadılık mefhumunun mevcut olduğunu bilmemize rağmen neden özellikleAvrupa’da“CadıAvlarıÇağı”adıyla anılan bir dönem olmuş ve 1430-1780 tarihleri arasında on binlerce insan sistematik olarak katledilmiştir?

Yazının devamını Hukuk Defterleri dergisinin 15. sayısında okuyabilirsiniz.

print